Büyük Yönetmenlerin Gizli Hayatları
Büyük Yazarların Gizli Hayatları ve Büyük Sanatçıların Gizli Hayatları kitaplarından sonra Domingo Yayınları Yönetmenlerin de bilinmeyen yönlerini meraklılarına sunmayı sürdürüyor. Kitapta; dünya sinemasına yön vermiş, kült filmler çekmiş yönetmenlerin gündelik hayatlarındaki sıra dışı özellikleri, takıntıları ve en çok da özel hayatları son derece mizahi bir anlatımla okuyucuların beğenisine sunulmuş.
Francis Ford Coppola’nın 3D pornografik film çekmesi, Chaplin’nin neden haftalarca banyo yapmayı reddetmesi, Stanley Kubrick’in uzaylı paranoyası, Woody Allen’ın sürekli depresyonda olması, Ingmar Bergman ruhlarla olan maceraları, Martin Scorsese’nin batıl inançları, Kurosawa’nın cinayete kurban gitme korkusu kitaptaki konulardan bazıları.
Son derece zengin bir panorama sunan Büyük Yönetmenlerin Gizli Hayatları, Luis Buñuel’den Quentin Tarantino’ya, sinemanın yönünü değiştirmiş dâhilerin sıradışı hayatlarını, garip set ritüellerini, ilginç kişilik özelliklerini, tuhaf alışkanlıklarını ve patolojik zaaflarını, tüm çarpıcılığıyla -ve sansürsüz- ortaya koyuyor.
Büyük Yönetmenlerin Gizli Hayatları, Robert Schnakenberg, Domingo Yayınevi, 288 sayfa
Sinema Teorisine Giriş
Sinema Teorisine Giriş, “sinema yüzyılı” süresince sinema teorisinin kapsamlı bir tarihini sunuyor. Kitap, Vachel Lindsay ve Hugo Munsterberg gibi sessiz dönem teorisyenlerinden sinema teorisi ve kültürel çalışmalardaki son gelişmelere kadar geniş bir konu dağarcığı sunuyor. Uluslararası bir kapsamı olan kitap, Fransa, Almanya, Rusya, İtalya, Büyük Britanya, Amerika Birleşik Devletleri, Meksika, Brezilya ve Arjantin gibi ülkelerdeki gelişmeleri içeriyor ve bu gelişmeler arasındaki bağlantıları vurgulamaya çalışıyor. Sinema teorisini, kapsamlı tarihsel ve felsefi akımlarla birlikte ele alıyor. Anlaşılır diliyle Sinema Teorisine Giriş zengin ve renkli bir alan için açık ve tutarlı bir giriş vaat ediyor.
“Yirminci yüzyılda sinema teorisini şekillendirmiş olan soru ve tartışmaları anlamak isteyen herkese tavsiye edilebilecek, fevkalade bir sentez. Stam’in irdelemesi baştan sona anlaşılır, verimli ve zekice.’
-Prof. James Naremore, Indiana Üniversitesi-
Sinema Teorisine Giriş, Robert Stam, Ayrıntı Yayınları, 336 sayfa
İlk Filmim
İlkler unutulmuyor. Tarih hep birinci olanların tarihidir.Ne ilk aşk ne de ilk sinema bileti unutulur. Peki bir yönetmenin ilk çektiği filmi unutması aklından silmesi mümkün olur mu? Kollektif Kitap etiketiyle yayınlnanan İlk Filmim kitabında; çok sayıda önemli yönetmen ilk filmlerini nasıl çektiklerini anlatıyorlar.
Neil Jordan, Gary Oldman, Steve Buscemi, Coen Biraderler, Ang Lee, Kevin Smith, Oliver Stone, Ken Loach, Mike Leigh, Pedro Almodóvar kitaptaki isimlerden bazıları. Yönetmenler; senaryo yazımından para bulmaya, oyuncu seçiminden ekibin toplanmasına, çekimden sürecinden kurguya kadar bir filmi ortaya çıkaran bütün unsurları büyük bir açık yüreklilikle göz önüne seriyorlar.
Stephen Lowenstein’ın gerçekleştirdiği röportajlarda, yalnızca film endüstrisinin dinamiklerine değil, yönetmenlerin bu kişisel yolculuklarında yaşadıkları sıkıntılara, acılara, aldıkları derslere ve zor kararlara da göz atma şansı okuyucunun edineceği deneyimler arasında.
İlk Filmim – Yirmi Ünlü Yönetmen İlk Filmini Anlatıyor,Stephen Lowenstein,
Kolektif Kitap, 558 sayfa
Sinema Savaşları
Sinema Savaşları, filmlerin eleştirel yorumlarının günümüz kültür ve toplumunu anlamamıza yardımcı olabileceğini ve böylece siyaset ve devlet, şirketler ve ekonomi, ekonomik kriz ve çevre krizi, terör, savaş ve militarizm ile demokrasiye yönelik tehditler hakkındaki önemli tartışmalara katkıda bulunabileceğini göstermeye çalışıyor. Tarihten ve sosyal teoriden yararlanarak 2000-2008 arasında çekilmiş onlarca Hollywood filmini analiz ediyor, bu yolla dönemin tarihsel eğilimleri, çatışmaları, imkânları, krizleri ve kaygılarına ışık tutuyor. Filmleri belli bir bağlama oturtarak okumak, onları toplumsal-tarihsel bir ortama yerleştirmeyi ve dönemin olay ve mücadelelerini nasıl ifade ettiklerini göstermeyi gerektirir, ki Kellner’ın Sinema Savaşları’nda yaptığı da tam olarak bu. Böylece toplumsal sorunlar ve çatışmalar hakkında fikir sahibi olmamıza ve hâkim ideolojiler ile yeni yeni ortaya çıkan muhalif güçler konusunda değerlendirmelerde bulunmamıza olanak sağlıyor. Sinema Savaşları’nın yazarı Douglas Keller daha önce Michael Ryan’la birlikte Hollywood’un politikayla ilişkisini irdeledikleri Politik Kamera kitabını yazmıştı. Politik Kamera, altmışlı yılların sonlarından seksenlerin ortalarına kadar uzanan ve ABD toplumunda politik ibrenin giderek artan bir hızla sağa yöneldiği bir dönemde Hollywood sinemasının bu yönelime nasıl karşılık verdiğini ele alan, kültür ile politika arasındaki ilişkiye dikkat çeken eleştirel bir incelemeydi. Sinema savaşları da aynı eleştirel gözle Bush-Cheney Döneminde Hollywood sinemasına ışık tutuyor.
Sinema Savaşları
(Bush-Cheney Döneminde Hollywood Sineması ve Siyaset), Douglas Kellner
Metis Yayıncılık / Sinema Dizisi, 344 Sayfa, 2013, 27 Lira
Filmin Apaçıklığı Abbas Kiyarüstemi
Fransız filozof Jean-Luc Nancy İranlı yönetmen Abbas Kiyarüstemi’nin sinemasıyla birlikte bir düşünce serüvenine çıktığı bu kitapta, zikzaklı ve dolambaçlı yollardan geçerek Kiyarüstemi’nin filmlerinde bakışın ve imgenin ulaştığı yeni anlamların izini sürüyor. Bizi dünyanın anlamı ve sinema arasındaki ilişkinin bir temsiliyet ilişkisi olmanın ötesine geçtiğini belirtiyor. Filozof, çıktığı bu yolculuğu yönetmenle gerçekleştirdiği bir söyleşiyle de zenginleştiriyor. Jean-Luc Nancy’ye göre; Kiyarüstemi’nin sineması bir metafizik düşünüştür. Ancak bu ifade metafizik temaları inceleyen bir sinemaya işaret etmez; sinematografik bir metafiziğe, düşünüşün yeri, bedeni ve yuvası olarak, dünyanın anlamıyla bir ilişkinin meydana gelişi olarak sinemayı işaret ediyor.
Filmin Apaçıklığı Abbas Kiyarüstemi, Jean-Luc Nancy
Küre Yayınları / Hayal Perdesi Kitaplığı, 104 Sayfa, 2013, 10 Lira
Kara Perde
Hüseyin Köse’nin İran sineması üstüne yazıların topladığı bu derleme çalışmada; İran sinemasını, yönetmenler ve filmler üzerinden inceliyor. “Farisi sinemanın belli başlı filmlerine adlarını veren sözcüklerin anlam bagajı o denli geniştir ki, belki de bu yüzden Ghobadi’nin evreni baştan sona bir Gergedan Mevsimi’dir; Macidi’ninki meşum bilinçlerin ve kusurlu bedenlerin karanlığı içinden devşirilmiş Tanrı’nın Rengi; şehvet yoğunluğuyla köreltilmiş çağcıl aşkları adeta yağmur damlalarının saflığıyla yeniden arıtmayı öneren Baran; Mahmelbaf’ınki ömrü Sükût’a adanmış bir arının her sabah küçük bir cam kavanozda yeni baştan akort ettiği Hayat; Kiarostami’ninki bütün bir agonist çabayı ağızda sulu bir hazza dönüştüren Kirazın Tadı; Penahi’ninki Daire’vi ve tekdüze bir yaşamın metafizik şiddetiyle sendeleyerek farklı bir gerçeğe uyanmış insanların yüzünde parçaladığı bir Ayna; Mehrjui’ninki pastoral nitelikli bir direnişi toplumsal gerçekliğin masalsı diline tercüme eden İnek; Farhadi’ninki ne pahasına olursa olsun hayatta kalma iradesine eşlik eden özgürlük arayışını ahlaksal linç eyleminin doksan derecelik dik açısıyla birleştiren Elly Hakkında ve final sahnesinde ebeveynlerine yönelik yaşadığı seçim yapma zorluğuyla kültürel tercihleri arasında sıkışıp kalmış bir toplumun mütereddit halini somutlayan Bir Ayrılık…” (Kitaptan)
Kara Perde, Hüseyin Köse
Ayrıntı Yayınları / Yayınevi Genel Dizisi, 288 s.2014, 23 Lira
Doğaçlama Film Çekmek
Doğaçlama tekniği belirsizliklerden dolayı riskli, uzun süren tekrarlardan, harcanan metrelerce filmden ve yükselen yapım maliyetlerinden dolayı çok da tercih edilmemeye başlamıştı. Ancak artık gelişen teknoloji ve dijital devrim yönetmenlere sınırları giderek genişleyen ve ucuzlayan bir alan açmaktadır. Artık cep telefonları üzerinde bulunan kameralar sayesinde bile yüksek görüntü kalitesine sahip çekimler yapmak mümkün hale gelmesi üzerinden hareket eden yazar, her isteyenin film çekebileceği bir ortamımda somut örneklerle yönetmen adaylarına önerilerde bulunuyor.
Doğaçlama Film Çekmek, Kerem Topuz
6:45 Yayınları,104 Sayfa, 2014, 9.5 Lira
Animasyon Sineması ve Hayvan Karakterleri
Animasyon sineması üstüne Türkiye’de yapılan en kapsamlı analiz kitabı olan bu çalışmada; animasyon sinemasının dünyadaki ve Türkiye’deki tarihi seyri gözler önüne seriliyor. İlk animasyon film, kayıp filmler, ülkelere göre animasyon sineması ve hayvan karakterleri. Bu kitapta animasyonlarda karşımıza çıkan 100’den fazla hayvan türünün ve 300’den fazla karakterin analizi yapıldı. Hayvanlar animasyon sinemasında hangi görevlerde karşımıza çıkıyor? İyilik ve kötülük hangi hayvanlarla özdeşleşmiş? Animasyon tarihinde en çok karşımıza çıkan hayvan türü hangisi? Bütün bu soruların cevabı Animasyon Sineması ve Hayvan Karakterleri’nde
Animasyon Sineması ve Hayvan Karakterleri, Fatih Kalkan
Başka Yerler Yayınları,192 Sayfa, 2014, 12 Lira
Yeşilçam’da Öteki Olmak
Yeşilçam’da Öteki Olmak; Türkiye sanatına ve sinemasına önemli katkıları olmuş gayrimüslimlerin bir dönemin sinemasında nasıl yansıtılmış olduklarını, Osmanlı Devleti’nin son döneminden başlayarak 1980’li yıllara kadar çekilmiş 91 filmin incelenmesi üzerinden gözler önüne seriyor.
(Kimi zaman gayrimüslim kimi zaman azınlık olarak tanımlanan Rum, Ermeni ve Yahudi halkları uzun yıllar boyunca Müslüman-Türklerin çoğunluğu oluşturduğu topraklarda yaşamlarını sürdürmüş ve toplumsal hayatın önemli bir parçasını oluşturmuşlardır.
Sinema, Osmanlı Devleti’ne yabancılar ve azınlıklar sayesinde gelmiş ve yaygınlık kazanmış bir sanat. Gayrimüslimlerin sinema sektörü üzerindeki emeklerinin yeri ise tartışılmaz. Osmanlı Devleti’nin son yıllarından 1960’lara dek gayrimüslimler; yapımcılıktan işletmeciliğe, oyunculuktan görüntü yönetmenliğine, yönetmenlikten kurguculuğa kadar hemen her alanda çalışmış ve pek çok ilke imza atmıştır. Ne var ki, gayrimüslimler Anadolu topraklarında ’öteki’ olmaktan kurtulamamış ve başlangıcından günümüze sinemada, yakıştırılan kişiliklerin ve kalıplaşan rollerin dışında tasvir edilmemişlerdir. Gayrimüslimlere dair toplumsal yapıda nasıl bir algı yaratıldığını, sadece sinemayı değil, aynı zamanda geleneksel gösteri sanatlarını da inceleyerek ortaya koyan Yeşilçam’da Öteki Olmak; Osmanlı’nın son dönemlerinden 1980’lere kadar uzanan sürece dair Türkiye’nin sosyolojik ve siyasi bir panoramasınıda sunuyor.
Yeşilçam’da Öteki Olmak, Dilara Balcı, Kollektif Kitap, 2013, 252 Sayfa, 18 TL
Sinemayı Anlamak
Sinemayı Anlamak, okura bir filmin yapımındaki sanatsal kararları, teknik kararları ve öykü anlatımı kararlarını çözümlemenize yardımcı olacak bir dizi kavram sunmuş. Bu kitapta, farklı kurgu ve sinematografi türlerini, farklı öykü anlatım tekniklerini, yönetmenlerin tarz ve temalarını incelerken dikkat etmeniz gereken şeylere dair birçok faydalı bilgiyi bulabilirsiniz. Sinemayı Anlamak; size, sinemanın heyecan verici dünyasını incelemeye başlamak için açmanız gereken kapıyı aralıyor…
Warren Buckland’ın farklı üniversitelerde verdiği sinema dersleri notlarının derlenmesiyle oluşturulan kitap, sinemanın her aşamasıyla ilgili başvurulacak bir kaynak niteliğinde. Sinema üstüne kafa yoran herkesin kütüphanesinde olması gereken bir çalışma ortaya konmuş. Sinema tarihinin farklı dönemlerinden filmler incelenerek geniş bir panaroma oluşturulmuş. Film Estetiği, Set Tasarımı, Öykü Anlatımı, Sinema Yazarlığı, Kara Film, Belgeseller, Film Eleştirisi gibi bölümlerden oluşan kitapta her bölümün sonunda içeriğe dair okumalarını derinleştirmek isteyenler için oluşturulmuş okuma listeleri de bulunuyor.
Sinemayı Anlamak, Warren Bucklan, Optimist Kitap, 2013, 233 Sayfa, 26 TL
Film Yapımı
İmgelemindeki sınırsız dünyayı çekici ve etkileyici biçimde görsel tekniklerle somutlaştıran insan, yaşanmış ve imgesel öyküleri filmlerle gerçeğe dönüştürmüş, filmlerin görkemli atmosferinde kendi öyküsünü anlatmış ve film kareleriyle sonsuzluğa ulaşmanın yolunu keşfetmiştir. Kendine özgü bir teknik ve çaba gerektiren film yapımı; teknik bilgileri ve sanatsal mahareti bir araya toplayan, insanların düşünce ve duygu dünyalarına bir arada seslenen kapsamlı bir uğraştır. Film yapımını ciddiye alan toplumlarda yüksek getiri sağlayan bir endüstriye dönüşen, bu uğraş, eğitimin her düzeyinde yeni bir araç hâlini alırken kültürel oluşum ve gelişim için de sayısız materyal sağlamaktadır. Gelecekte uluslararası alanda söz sahibi olmak isteyen toplumlar, stratejilerinde mutlaka film yapımına yer vermekte, uluslararası alana aktarmak istedikleri iletileri filmlerle tasarlamaktadır. Film yapımının tekniği ve içeriği de bu bağlamda gündeme gelmektedir.
Batman Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı olan Sedat Cereci, akademik bir hassasiyetle kitabında sinemanın bütün alt kollarına yönelik açıklayıcı bilgiler veriyor. Senaryo, yönetmen, oyuncu, kamera, televizyon projeleri, belgesel yapımları, çizgi filmler gibi kamera ve insanın bir araya gelmesiyle oluşabilecek bütün seçenekler Cereci’nin kitabında kendine yer bulmuş. Sinemayla izleyici olmanın ötesinde ilişki kurmak isteyenlerin okuması gereken bir çalışma Film Yapımı. Yazar her konunun sonunda, o konuyla ilgili bir kaynakçaya yer vererek daha kapsamlı araştırma yapmak isteyenlere bir hoca hassasiyetiyle yol gösteriyor.
Film Yapımı, Sedat Cereci, Nobel Yayınları, 2013, 266 sayfa, 21.60 TL
