İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından gerçekleştirilecek 15. Filmekimi biletleri 1 Ekim Cumartesi günü satışa çıkıyor. Filmekimi, bu yıl dünya festivallerinde gösterilmiş, ödüller almış, eleştirmenlerin ve izleyicilerin ilgisini çekmiş ve merakla beklenen yeni yapımları içeren 51 filmin yer aldığı bir seçkiyle sinemaseverlerin karşısına çıkacak. Bu filmlerden bazıları bu yıl Oscar ödüllerinde En İyi Yabancı Film dalında ülkeleri adına yarışacak. Oscar ödülleri, sinema çevrelerinin en sanatsal değil ama en popüler ödülü. Büyük bütçeli Hollywood filmleri her yıl bu heykelciği farklı dallarda elde etmek için kıyasıya bir yarışa giriyorlar. Oscar’ın İngilizce çekilmeyen filmlere dağıttığı ödül olan En İyi Yabancı Film ödülü ise Hollywood dışında kalan ülke sinemalarının üretimlerinin takip etme fırsatı veren bir “öteki” ödülü. Filmekimi’nin 51 filmi arasından Oscar için ülkelerini temsil edecek filmleri seçtik.
Mısır: Çatışma
Yönetmen:Mohamed Diab
Oyuncular: Nelly Karim, Hany Adel, Tarek Abdel Aziz, Mai El Ghaity, Mohaem El Sebaey,
Cannes’da Belirli Bir Bakış bölümünün açılış filmi olarak seçilen Çatışma, 2013 Mısır Askerî Darbesi sırasında geçen bir hikâye anlatıyor. Tamamı bir polis kamyoneti içinde geçen film, çatışma halindeki iki ayrı gruptan, Mursi yanlıları ve ordu destekçilerinden gözaltına alınan insanların aynı yerde kapalı kalması fikrinden yola çıkıyor. Çatışmalar nedeniyle kamyonette mahsur kalan gözaltındaki insanlar için koşullar zorlaşırken, gruplar arasındaki gerilimin kontrol edilmesi de güçleşiyor. Genç yönetmen Mohamed Diab, tamamı kapalı bir mekânda geçen, her yönüyle zorlu bu projenin altından başarıyla kalkarken, karakterlerini yargılamaktan da kaçınıyor ve herkese eşit mesafeyle yaklaşarak hümanist bir mesaj veriyor.
İspanya: Julieta
Yönetmen:Pedro Almodovar
Oyuncular:Emma Suarez, Adriana Ugarte, Daniel Grao, Inma Cuesta, Dario Grandinetti,
Pedro Almodovar’ın 20. filmi Julieta, bir kadının hayatının gizemlerine uzanan bir yolculuğu anlatıyor. Film, Nobel Ödüllü Kanadalı yazar Alice Munro’nun öyküsünden uyarlanmış. Hayat arkadaşıyla birlikte Madrid’den Portekiz’e taşınma planları yapan 50’li yaşlarındaki Julieta, yolda bir genç kadınla karşılaşır. Bu karşılaşma, onun dünyasını alt üst eder ve böylece Julieta’nın geçmişine doğru bir yolculuğa çıkarız. Almodovar benzersiz renk paleti, kadın karakterleri yaratma ve anlatmadaki ustalığıyla hem duygusal hem gizemli bir filme imza atıyor. Yönetmenin olgunluk döneminin en iyi örneklerinden olan Julieta, dünya prömiyerini yaptığı Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye için yarıştı.
İngiltere : Korkunun Gölgesi
Yönetmen:Babak Anvari
Oyuncular:Narges Rashidi, Avin Manshadi, Bobby Naderi, Ray Haratian, Arash Marandi
Neuchatel Fantastic Film Festivali’nde En İyi Film ve Fantaspoa Film festivali’nde En İyi Kadın Oyuncu ödüllerini alan film, Sundance’teki prömiyerinin ardından IndieWire tarafından “Yılın ilk müthiş korku filmi” olarak tanımlandı. Korkunun Gölgesi İran-Irak savaşı sırasında Tahran’da geçiyor. Filmin başkarakteri Shideh, kocası zorunlu görev için başka bir şehre gönderildiğinde, devam eden bombardımanların yol açtığı tehlikeye rağmen kızıyla beraber evlerinde kalmakta ısrar eder. Fakat insanların birer birer terk ettikleri apartmanda yalnız kalan anneyle kızı sadece savaş uçakları değil, bir hayalet de tehdit etmeye başlar. Gerçek ve fanteziyi ustalıkla harmanlayan bu yaratıcı korku filmi, eleştirmenlerce The Babadook ya da Karanlık Sular gibi çağdaş korku klasikleriyle karşılaştırılıyor.
Güney Kore: Karanlık Görev
Yönetmen: Kim Jee-Woon
Oyuncular: Song Kang-Ho, Gong Yoo, Han Ji-Min, Um Tae-Goo, Shingo Tsurumi
Şeytanı Gördüm ve Karanlık Sırlar’ın yönetmeni Kim Jee-woon, uzun zamandır özlemini duyduğumuz sağlamlıktaki bu polisiye filmde 1920’lerin Japon işgali altındaki Kore’sinde geçen bir casusluk öyküsü anlatıyor. Bir zamanlar Kore’nin bağımsızlığı için mücadele veren Lee, artık Japon emniyeti namına çalışmaktadır. Dürüst Kardeşler adlı bağımsızlık örgütünü çökertmesi emrini aldığında, bu örgütün bölgesel lideri Kim’le bir şekilde tanışır. Lee ile Kim dostluklarını ilerlettikçe çalıştıkları kurumlara bağlılıklarını da sorgulayacaklardır. Dünya prömiyerlerini Venedik ve Toronto film festivallerinde yapan Karanlık Görev, gösterime girdiği Güney Kore’de 10 günde 4 milyon izleyiciyle gişe rekoru kırdı.
Finlandiya: Olli Maki’nin En Mutlu Günü
Yönetmen: Juho Kuosmanen
Oyuncular: Jarkko Lahti, Oona Airola, Eero Milonoff
Cannes Film Festivali Belirli Bir Bakış bölümünde ve Manaki Kardeşler Film festivali’nde En İyi Film seçilen Olli Maki’nin En Mutlu Günü bir boks filmi. Olli Mäki’nin bu kadar mutlu olmasını sağlayan şey ne? Birkaç gün sonra Finlandiya boks tarihinin en önemli maçına çıkacak olması mı? Hayır. Bütün medyanın gözbebeği, ülkesinin gururu haline gelmesi mi? Hiç sanmıyoruz. Raija’nın ona içtenlikle gülümsemesi olabilir, ama belki. Olli Maki’nin En Mutlu Günü, kariyerinin en önemli müsabakasına çıkmak üzere olan ve bununla hiç ilgilenmeyen bir boksörün hikâyesini siyah-beyazın melankolisiyle bezeyerek anlatıyor. Bu, benzerine pek az rastlanan türden bir spor filmi. Çünkü aşk, hikâyenin bağlamındaki daha gözde meselelerden her anında rol çalıyor.
Romanya: Sieranevada
Yönetmen:Cristi Puiu
Oyuncular:Branescu Mimi, Dana Dogaru, Marian Ralea, Marin Grigore, Rolando Matsangos,
Bay Lazarescu’nun Ölümü’yle tanınan Cristi Puiu’nun yönettiği Sieranevada, Romanya Yeni Dalgası’nın son dönemde en heyecan verici temsilcisi. Bu yılki Cannes yarışmasının favorilerinden biri olan film, izleyiciyi bir yas evinde toplanmış kalabalık bir aileyle baş başa bırakıyor. Komünist aile dostundan, komplo teorilerine inanan kuzene birçok aile ferdiyle geçirilen vakit, izleyiciye insanlık durumlarından Romanya’nın yakın dönem tarihine uzanan bir yolculuk hissi veriyor. Mizahın ihmal edilmediği bu dram, hemen hemen tek bir mekânda geçse bile sinemanın imkânlarının ne kadar geniş olduğunu hatırlatan modern bir başyapıt.
Almanya: Toni Erdmann
Yönetmen:Maren Ade
Oyuncular: Peter Simonischek, Sandra Hüller, Michael Wittenborn, Thomas Loibl, Trystan Pütter
Cannes Film Festivali’nde FIPRESCI Ödülü, Brüksel Film Festivali’nde En İyi Film ve En İyi Senaryo ödüllerini alan Maren Ade’nin Toni Erdmann, her anı sürprizlerle dolu, baştan sona delişmen ve izleyicinin son derece karmaşık ama bir o kadar da yoğun tepkilerle tanık olduğu bir sinema mucizesi. Winfried ya da “Toni Erdmann”, takma dişleriyle kapitalist dünyanın asık suratlılığına savaş açmış bir tür anarşist. Kızı Ines’i bu dünyanın pençesinden kurtarmaya çalışmak uğruna elinden geleni ardına koymayacağı da belli. Ines ailesinden uzakta, uluslararası bir firmanın Romanya şubesinde önemli bir pozisyonda çalışmakta ve gerçek bir işkolik. Winfried ansızın ziyaretine gelince Ines bir süre direnecek ama düzene ne kadar ait olmak istiyorsa, Winfried de ona o kadar engel olacaktır.
İran: Satıcı
Yönetmen: Asghar Farhadi
Oyuncular:Shahab Hosseini, Taraneh Alidoosti, Babak Karimi, Farid Sajjadihosseini, Mina Sadati
Satıcı, Cannes Film Festivali’nde En İyi Senaryo ve En İyi Erkek Oyuncu ödüllerini aldı. Oscar’lı Bir Ayrılık’ın yönetmeni Asghar Farhadi, Fransa’da çektiği Geçmiş’in ardından sarsıcı bir dramla yeniden ülkesine dönüyor. İran’da günümüzde geçen filmde Arthur Miller’ın Satıcının Ölümü oyununu sahneye koyan tiyatrocu çift Rana ve Emad, yeni bir eve taşınır. Rana, burada saldırıya uğrar. Emad, travmasını sessizce atlatmaya çalışan Rana’nın aksine intikam alma yolunu seçer. Farhadi’nin izleyiciyi girdap gibi içine çeken ve mükemmel işleyen senaryosu ve oyuncu kadrosunun kusursuz performansları, filme Cannes’da iki ödül ve bol övgü kazandırdı. İran sinemasının güçlü soluğu Ashgar Farhadi, ahlaki açılımları ve İran toplumuna getirdiği derin çözümlemelerle bir kez daha insan davranışlarının dehlizlerine iniyor.
İsviçre: Kabakçığın Hayat
Yönetmen:Claude Barras
Oyuncular: Gaspard Schlatter, Sixtine Murat, Paulin Jaccoud, Michel Vuillermoz, Raul Ribera
Kabakçığın Hayatı, Cannes Film Festivali’nin en sevilen filmlerinden biri olarak adını duyurdu. Alkolik annesinin ölümüyle yetimhaneye gönderilen dokuz yaşında bir çocuk, burada kendi gibi zor bir çocukluk geçirmekte olan yaşıtlarıyla arkadaş olur. İzleyiciye sıklıkla kahkaha attıran ama aynı zamanda melankoliyi hiç elden bırakmayan Kabakçığın Hayatı, yetim olmanın sancılarını müthiş bir duyarlıkla ele alıyor. Yönetmen Barras’ın yakaladığı duygu zenginliği ve Céline Sciamma’nın (Girlhood, Tomboy) yazdığı ustalıklı senaryosuyla film, kendini her yaştan izleyiciye koşulsuz sevdiriyor. İsviçreli yönetmen Claude Barras’ın bu ilk uzun metrajlı filmi, Cannes’da yönetmenlerin On Beş Günü bölümünde prömiyerini yaptı .
Meksika: Desıerto
Yönetmen:Jonás Cuarón
Oyuncular:Gael García Bernal, Jeffrey Dean Morgan, Alondra Hidalgo
Tamamı açık alanda geçen ama inanılmaz klostrofobik bir gerilim! Alfonso Cuarón’un oğlu Jonás Cuarón, Yerçekimi’nin senaryosunu babasıyla birlikte yazınca sinema dünyasında dikkat çekmişti. Desierto ise Cuarón’un umut veren genç bir yönetmen olarak selamlanmasını sağladı. Çölü aşarak gizlice Amerika’ya giriş yapmaya çalışan bir grup Meksikalı mültecinin başında sıcak, vahşi hayvanlar ve Amerikan polisinden daha büyük bir bela vardır: Beyaz bir Amerikalı elinde tüfekle çölü aşacak mültecileri beklemekte ve onları birer birer avlamaktadır. Alfonso Cuarón’un yapımcılığını üstlendiği filmin müziklerini Fransız elektronik müzik yıldızı Woodkid yapmış.
Fransa: O
Yönetmen:Paul Verhoeven
Oyuncular:Isabelle Huppert, Laurent Lafitte, Anne Consigny, Charles Berling, Virginie Efira
Temel İçgüdü, Showgirls, RoboCop gibi tartışma yaratmış modern klasiklerin yönetmeni Paul Verhoeven hâlâ cesur ve kışkırtıcı. Hollandalı ustanın Fransa’da çektiği yeni filmi O, orta yaşlı iş kadını Michèle’in tecavüze uğradıktan sonra yaşadıklarını anlatıyor. Michèle, çocukken yaşadığı korkunç bir olayın hayatını mahvetmesine izin vermemiş, bu büyük travmayı soğuk ve acımasız bir karakter geliştirerek atlatmıştır. Bu kez kurban rolündense avcı olmayı seçer; tecavüzcüyü kendi yöntemleriyle bulmaya ve intikam almaya kalkışır. Cannes’da Altın Palmiye için yarışan bu sıra dışı tür filminin başrolünde, büyük oyuncu Isabelle Huppert, kariyerinin en iyi ve en cüretkâr performanslarından birini ortaya koyuyor.
Yönetmen: Xavier Dolan
Oyuncular:Gaspard Ulliel, Nathalie Baye, Léa Seydoux, Vincent Cassel, Marion Cotillard
Xavier Dolan’ın Cannes ödüllü son filmi, Nathalie Baye ve Marion Cotillard başta olmak üzere, Fransız sinemasının güçlü isimlerini oyuncu kadrosunda bir araya getiriyor. Alt Tarafı Dünyanın Sonu, ailesinden uzaklaşmış, 30’larının ortasında bir yazarın sorunlu ailesiyle yüzleşmesini konu alıyor. Fransız yazar Jean-Luc Lagarce’ın 1990 tarihli aynı adlı tiyatro oyunundan uyarlanan filmin anti-kahramanı Louis, uzun yıllardır görüşmediği ailesini ziyarete gider. Amacı, onlara ölümcül bir hastalığını olduğunu söyleyip veda etmektir. Dolan’ın en olgun filmi olarak karşılanan Alt Tarafı Dünyanın Sonu, akıllardan çıkmayacak, güçlü bir melodram.